top of page

Seul Seyahat Rehberi: Part 2

  • gozde gulsoy
  • 27 Ağu
  • 5 dakikada okunur

Güncelleme tarihi: 29 Ağu

ree

Rehberin birinci kısmını Provence evimizden yazmıştım, ikinci kısmını ise Cote D’azur evimizin deniz manzaralı minik balkonundan sıcak bir çorba yudumlarken dalga sesleri eşliğinde yazıyorum. Bakalım şu anki tatilimi hangi şehirden anlatıcam size. Neyse Seul’e geri dönelim biz.

Dördüncü günümüzde atladık metroya, ilk durağımız Coex Mall. Burda mağazalardan çok, Starfield Libary’i görmekti hedef. Muazzam bir kitapçı.

ree

Coex Mall çıkışlarından birinde de meşhur Gangnam heykeli var. Burda fotoğraf çektirmesek olmazdı.

ree

Seul seyahat programı nasıl hazırlanır yazımda da belirttiğim gibi, bizim hedefimiz her gün bir, eğer yetişirse iki mahalleyi keşfetmekti. Bu gün için seçtiğimiz bölge ise meşhur Gangnam bölgesiydi. Şimdi mahalle demiyorum, neden? Çünkü Gangnam içinde farklı farklı mahalleleri barındıran çok daha büyük bir bölgeymiş, bunu Seul’e gittiğimde keşfettim. Şehrin hem finans merkezi, hem de lüks yaşam, mağazalar hep burda. Biz bu bölgeyi ancak 2 farklı günde geze geze anladık.

ree
ree
ree
ree

Biz günümüzü meşhur kore kızarmış tavuğu yiyerek, Gangnam Station metro hattının altındaki mağazaların altını üstüne getirerek, yetmedi yine istasyondan hemen çıktığınızdaki büyük sokakta sağlı sollu tüm mağazaları gezerek geçirdik. K- Pop seviyorsanız , K-Road’a da uğrayın, bizim için hiçbir şey ifade etmese de biz bile gittik.


Açıkçası bu bölgeye büyük zaman ayırın çünkü bizim ayaklarımıza kara sular indi. Görecek ve gezecek çok ama çok yer var.

Gün sonunda ise klasik bir Seul aktivitesi olan, Hangang Park’ta günbatımını izlemeye gittik. Seullüler hava güze olduğunda,  bir restoranttan kızartmış tavuk veya meşhur 7/11 marketlerden ramen alıp Hangang parkta güneşi batırıyorlarmış. Bunu duyduğum andan itibaren yapmayı kafaya koymuştum. Böylece biz de ramenlerimizi alıp, hemen orda hazırlayıp parktaki yerimizi aldık. Işıklı fıskiye şovunu izledik - bunun çok bir numarası yok ama yaptık mı yaptık- ve sonra otelimize geri döndük.

ree

Ertesi sabah ilk durağımız aşırı merak ettiğim Cafe Pokbo. Önünden gerçek bir mini şelale akıyor.

ree

Burdan başka bir cafeye geçiyoruz ama yanlış anlaşılma olmasın, yakın olduğu için değil, çok görmek istediğimiz için. Aslında Chatgpt beni yine yanıltmasa çok daha önceden yolumuzun üzerindeymiş, tam sarayın ordaymış ama nedense programımı yaparken bunu gözden kaçırmış (!) O, gözden kaçırmış ama bizim kaçırmamamız gerekiyordu çünkü bu cafede, yani Nuldam Space’te, gelecekteki kendinize mektup yazıp yollayabiliyorsunuz. Bir mektup yazıyorsunuz, mühürlüyorsunuz, sonra gelecekte size gönderilmesini istediğiniz tarihteki kutucuğa koyuyorsunuz veeee o gün size mektubunuz postalanıyor. Ben, bundan tam bir sene sonrasını seçtim, çok merak ediyorum o mektupta kendime yazdığım şeylerden kaç tanesi gerçekleşmiş olucak, nasıl hissediyor olucam, nerelerde ne yapıyorum ben gelecekte.

ree
ree

Artık kahveci turlamamız bitmişti, biz de Gangnam bölgesine geri döndük, hızlıca güzel bir yemek yedik. Kimbap denedim, bunu da çok sevdim cidden.

ree

Yemeği hızlı yedik diyorum çünkü günün geri kalanında Xenia Clinic’te bir randevumuz vardı. Ben Seul’e güzellik turizmi olarak geldim aynı zamanda, artık çoktan anlaşılmıştır:). Saçlar, tırnaklar ve cilt bakımı ürünlerinden sonra, sıra bir klinik deneyimi yapmaya gelmişti. Uzun araştırmalar sonucunda hem güvenilir hem de aşırı uçuk fiyatları olmayan Xenia Clinic’te karar kılmıştım, ücretsiz randevumuzu alıp işte geldik burdayız.

ree
ree

Yeri Gangnam Station’da, zaten meşhur bütün klinikler de burda. Her sokak, kliniklerden çıkan, yüzleri bandajlı kocaman gözlük takan kadınlarla doluydu. Bizim ülkeden giden her Turkish Airlines uçağı nasıl saç ektirmiş, bandanalı kırmızı kafalı erkekle doluysa burası da oranın kadın versiyonu:) Randevu saatimizde kliniğe geldik. Önce bir doktor ve çevirmen size cilt analizi yapıyor, neler yaptırmak istiyorsunuz diye soruyor, fiyatları öğrenip işlemlerinize karar veriyorsunuz. Annem sadece cilt bakımı istedi, o iğneli işlem hiç yaptırmadı. Açıkçası ben de botoks da dahil olmak üzere hiçbir iğneli işlem yaptırmamıştım kendime ama başka ülkelerde daha yeni yeni yapılan Kore’de ise çok meşhur olan somon dnası (rejuran) enje ektirdim göz altlarıma. Önce ne işe yarıyor anlatayım, sonra nasıl yapıldı. Halk arasında - ama Kore halkı- somon spermi enjektesi olan bu işlem cildi içeriden onararak hücle yenilenmesi ve kolajen üretimini destekliyor. Azıcık acılı bu arada. Doktorla görüşmeniz bittikten sonra, hemşireler sizi minik odalara alıyorlar. Benim gözlerimin altına anestezi sürdüler krem, sonra 15 dakika bekledikten sonra doktor geldi. Evet iğneli işlemleri doktorlar yapıyorlar ve gittiğiniz her yerde bu böyle olmalı. Bu arada Kore’de bu klinikleri inanılmaz denetliyorlarmış, ondan baya güvenerek kalkıştım bu işe. Her ne kadar anestezi kremi sürmüş olunsa da acıyor arkadaşlar. Gözaltı hele hassas bir bölge. Neyse ki ben dayanıklıyım ve 10 dakikada oldu da bitti maşallah. Doktorumun da dediği gibi ‘No Pain, No Gain’

ree
ree

Klinik sonrası, gözümde minik kabarcıklarla mahalle mahalle dolaşmaya karar verdim. Sıradaki mahalle özellikle akşamları çok hareketli ve renkli olan Itaewon.

ree
ree
ree

Büyük ihtimalle size tanıdık gelen bir isim ve nedeni birazcık trajik.

2022’nin Cadılar Bayramı gecesinde Itaewon, tarihe çok acı bir olayla geçti. Normalde bu mahalle Cadılar Bayramı’nda binlerce kişinin kostümleriyle sokaklara döküldüğü, eğlenceli ve kalabalık partilerin yapıldığı bir yer. O yıl da pandemi sonrası ilk büyük Cadılar Bayramı kutlamasıydı; dolayısıyla beklenenden çok daha fazla insan Itaewon’un dar sokaklarına akın etti. Daracık bir yokuşta kalabalığın kontrolsüzce sıkışmasıyla büyük bir izdiham yaşandı. Nefes alamayan, hareket edemeyen insanlar panik içinde kaldı. Ne yazık ki yüzlerce genç hayatını kaybetti, binlercesi yaralandı ya da derin bir travma yaşadı. O gece sadece Kore için değil, bütün dünya için büyük bir şoktu.Haberleri izlerken benim kalbim sıkışmıştı. Orda olmak, o sokaklardan geçmek gerçekten çok garip geldi.

Bu arada o günden sonra çok şey değişmiş. Yetkililer, özellikle kalabalık dönemlerde ve etkinliklerde güvenliği ön planda tutuyor. Dar sokaklara girişler artık daha kontrollü, polis ve güvenlik görevlileri her köşede görünür halde. İnsan akışını yönlendirmek için barikatlar kuruluyor, bazı yollar tek yönlü hale getiriliyor. Acil durum çıkışları ve güzergâhlar daha net işaretlenmiş durumda. Yani kalabalığın “kontrolsüzce büyümesine” artık izin verilmiyor. Mesela her sokakta, o an sokakta kaç kişinin olduğu yazılı olan ekranlar var.


Bugün Itaewon hâlâ canlı, hareketli ve kozmopolit ruhunu koruyor. Dünyanın dört bir yanından restoranlar, renkli gece hayatı ve enerjisiyle turistleri kendine çekmeye devam ediyor. Ama aynı zamanda ziyaretçilerine güvenli bir ortam sunmak için çok daha dikkatli.


Tüm sokakları gezdikten sonra, Kore barbeküsü yapmak için Maple Tree House’a geçtik, çok başarılıydı.

ree
ree

Böylece Seul’deki son gecemiz de yaşandı bitti saygısızca. Son sabah, artık bavullar resepsiyona teslim edildi, son kahvaltı yapıldı ve son mahalle için yollara düşüldü. Uçağımız gece geç vakit olduğu için bol bol zamanımız da vardı. Böylece Seul’de yaşasam oturacağım mahalleyle de tanışmış oldum: Seongsu-dong. Diceksiniz neden burası çünkü aşırı bohem, tatlı cafeler, tatlı mağazalar ve güzel bir enerjisi var. Ama turist olarak en ön sıralara koyacağınız bir mahalle mi? Hayır.

ree

Burda güzel bir cafeye gitmeden dönmeyin. Biz Onion’a gittik ve çok sevdik.

ree

Son saatlerimizde, Lotte Tower’a gittik biraz mağaza gezdik. İlk yediğimiz yemek olan Dakgalbiyi son yemeğimiz olarak da yedik, Olive Young’dan o çok beğendiğim allık ya biterse korkusuyla ikincisini de aldık veeeee Seul ile istemeye istemeye vedalaştık.

ree

Seul, Güney Kore ve Güney Korelilere dair minik minik:

  • Türkleri gerçekten çok seviyorlar, Türk olduğumuzu öğrendikleri anda inanılmaz mutlu oluyorlar.

  • İnsanları inanılmaz tatlı ve sıcak kanlı. Yol sorduğunuzda, hangi otobüse binmeniz gerektiğini danıştığınızda, kendi gittikleri yolu bırakıp size yardımcı oluyorlar, kendi otobüslerini kaçırıp sizi illa o doğru otobüse bindiriyorlar.

  • İnanılmaz temiz bir şehir. Her yerde umumi tuvalet var ve misler gibi hepsi. Sokakta çöp kutusu yok, tahminimce çok sıcaktan dolayı kokmasın diye ama buna rağmen etrafta çöp yok. Herkes çöpünü çantasına atıp evine kadar taşıyor.

  • Kadınları çok güzel, çok bakımlı , ciltleri mermer gibi gerçekten. Bu arada güzellikle ilgili inanılmaz bir baskı varmış insanlar üzerinde ve güzellik standartları inanılmaz yüksekmiş. İşte başarılı olmanız bile buna bağlıymış. Ben asyalı erkekleri beğenmezdim ama Koreliler için bir istisna yapabilirim.

  • İnanılmaz bir tüketim felsefesi var. İnanılmaz alışveriş yapıyorlar. Alışveriş seven ben bile şaşırdım.


Açıkçası Güney Kore’de doğmak istermişim. Giyim tarzlarını çok sevdim, cilt bakımı olayına zaten başlıyorum, kibar , güleryüzlü oluşları çok tatlı, insanı mutlu eden bir yer, Seul tertemiz, gelişmiş ve insana çok fazla şey sunuyor. Annem bile burda doğmak istedi ama budist olma kısmı zorladı onu.


Ben buraya ilk gelişim ama son gelişim değil diyorum. Birkaç senede bir gelinip, hatta keşke her sene gelinse, tüm bakımlar ve alışveriş yapılıp dönülesi bir yer. Hatta her uzak doğuya geldiğimde son durak olarak birkaç gün kalıp yenilenip dönsem diye bile düşünmedim değil. Bekle beni Seul, elbet bir gün kavuşacağız…

Yorumlar


You Might Also Like:
IMG_2924
IMG_3424
IMG_1230
About Me

 Herkese Merhaba!

Ismim Gozde Gulsoy.

 

1986 yilinin mayis ayinda Victoria’s Secret meleklerine bir tepki olarak dogdum.

 

Ortaokul ve liseyi Italyan lisesi’nde bitirdikten sonra, universite icin Italya’nin Milano sehrine tasindim. 

Bocconi Universite’sinden ustun basarilarla mezun olduktan sonra (universiteyi 2 sene uzatmak da bir basaridir.) Istanbul’a geri dondum. 2011 yilindan 2017 yilina kadar tekstil sektorunde calistim.

Su anda Istanbul’un Bomonti semtinde, fransiz bulldogu kizim Fiona ile yasiyorum

Read More

info@benburayaasikoldum.com

Join my mailing list

Search by Tags

© 2023 by Going Places. Proudly created with Wix.com

bottom of page